Author Details

ASLI ARSLAN - SOKAK NÖBETÇİLERİ // KİTAP YORUMU

by - Mayıs 03, 2020


📌 "Gülümsedim ama acılı bir gülümsemeydi. Böyle olmazdı, benim o sokaklara ait olmadığımı cümleleriyle haykırıp sonra beni o sokaklarda yaşatamazdı. "Ben kendimi hiçbir yere ait hissetmiyorum," dediğimde bunu beklemediğini biliyordum. "Ait hissetsem bile sonra bir şekilde ait olmadığımı öğreniyorum. Ben artık nerede durmam gerektiğini bile bilmiyorum. Her insan, bir yere ait olmak zorunda değildir belki de. Benim de ait olduğum bir dünya yok." 📌
.
Sokak Nöbetçileri. Beş kişiden oluşan bir aile: Yankı, Bartu, Mutlu, Işık ve Lal Sarca. Bir de Helin var. Altıncı Sokak Nöbetçisi. Sadece Helin. Nöbetçilerin arasına, onların kıyameti olmak için gönderilen bir ajan.

Daha önce okuduğum hiçbir kitapta kalbim sıkışmamış, beynim uyuşmamıştı. Normalde 37 bölümü iki günde bitirecek olan ben, Sokak Nöbetçileri'ni yaklaşık bir haftada bitirdim. Sindirilecek o kadar çok şey vardı ki, bunu yapmadan üst üste okumak kitaba haksızlık olur gibi geldi.

Kitabı okumadan önce Helin'i sevmeyenlerin olduğunu görmüştüm. Ama önyargıyla yaklaşmadım, anlamaya çalıştım. Hatta o kadar iyi anladım ki okurken Helin ben oldum. 26. bölümde Helin'in eli titredi, benim elim titredi. Helin'in dizleri titredi, benim dizlerim titredi. Helin'in sesi titredi, o an konuşabilseydim eminim sesim de titrerdi. Helin, kalabalıklar içinde yalnız kalan, yalnızlığında bile yalnız kalan bir kız. Kendini bir yere, bir aileye ait hissetmenin ne demek olduğunu hiç tadamamış biri. Helin Yankı'ya nasıl güveniyorsa, Yankı'nın yaptığı her şeyde bir neden vardır diyorsa, ben de Helin' in yaptığı şeyler doğru da olsa yanlış da olsa bir nedeni var diyorum. Bunu dikkate alarak Helin'i anlamak gerek.

Kitapla ilgili sevdiğim şeyler sadece karakterlerle sınırlı değil. Kurgu ince ince işlenmiş, sırların bile sırları var. Ayrıca bir bölüm önce sevmediğiniz bir karakteri diğer bölüm bağrınıza basmak istiyorsunuz. Örneğin, ilk bölümlerde Lal'e sinir olmuştum. Ama hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığını sonradan anladım.






Okurken bütün duyguları bir bölümde yaşadığım tek kitap olabilir Sokak Nöbetçileri. Bir saniye önce gülerken bir saniye sonra şok içinde kalıp gözlerimin dolması normal bir şey değil çünkü. Ama buradaki kilit konu Aslı'nın kalemi. Yanlış hatırlamıyorsam Aslı Sokak Nöbetçileri için "hislerimin kitabı" demişti. Ne demek istediğini şimdi daha iyi anlıyorum. Sokak Nöbetçileri benim bir parçam oldu, bir bölüm bittiğinde ve "daha okuyamayacağım, beynim patlayacak" dediğimde bile bir sonraki bölümde neler olacağını düşündüm. Bu kadar geç başladığım için kendime kızıyorum doğrusu. Yazacak çok şey var, ama bende bunları yazacak yetenek yok. Sokak Nöbetçileri'ni hayatıma kattığın için teşekkür ederim Aslı. 3M okunman kutlu olsun!


🚲 ALINTILAR 🚲

📌 "Her zaman bir bahanesi vardı, her zaman sığındığı cümlesi buydu ama benim aklım çıksa, bana kurduğu bu cümle kalbimden çıkmazdı." 📌

📌 "Biliyor musun," dediğinde dudakları boynumda hareket etti. "Kokun bir insana gerçekten yaşadığını hissettirir."📌

📌 "Yankı, Helin'e düşüyorsun değil mi? Düşüyorsun düşüyorsun." 📌




📌 "O Yankı Sarca'ydı, her şeyimi görebiliyorken ona nasıl kırgın olduğumu göremiyor muydu? Belki de görüyordu ama zaten kırık olan bir kalbi kırdığı için önemsemiyordu. Belki de kalbimi, benim düşündüğüm kadar önemsemiyordu." 📌

📌 " Ben bir yuvayım," dedim gülümseyerek. "Ama sen sokaklara aitsin, Yankı. Öyle değil mi?" 📌

📌 "Öyle değil abi. Kendisi Helin." Yüzüme döndü. "Dördüncü kardeşim." Işık, Mutlu, Yankı ve ben. Dördüncü kardeşim. Kardeşi. Şaşkınlıkla ona baktım ama o neden baktığımı anlayamadı. Bartu beni bu denli kabullenmiş miydi?"

You May Also Like

0 yorum

Harry Potter Broom